Gerilim sonrası ...Bir maça olağanüstü anlamlar yüklüyorsan, o maçtan her sonuç çıkabileceğini de hesap etmelisin. 3 ihtimali de ihmal etmemen ve bünyeyi buna hazır tutman gerekir.
İyi oynadığını, iyi başladığını düşündüğün böylesi maçlarda, golü ya da golleri bulamıyorsan gerilimin artması dakikalarla doğru orantılıdır.
Maçın başında, 'seyircinin mi takımı, takımın mı seyirciyi' coşturduğunu tam da kestiremediğim bir anda Engin golü yapamadı.
Kanatlardan geldiğinde Antalyaspor'u çaresiz bırakan Trabzonspor, golü bulamayınca gerildi doğal olarak.
Kalesinde pozisyonlar verdi sonra. Bilenler için, çok sıradan bir Avni Aker davranışıdır bu Trabzonspor için!.. Böylesi anlamlar yüklenen maçlarda, 'şok bir gol, enteresan fauller, yanlış kart uygulamaları ve zaman'e sakatlıkları' gerilime tuz-biber eker.
Bir puan ve liderlik
Onur'un mucizevi kurtarışlarıyla şok gole izin vermemesi haricinde, yukarıda saydığım tüm olumsuzluklar saha da vardı aslında.
Enteresan faullerle kazanılan-kaybedilen dakikalar, kart uygulamaları, hem Antalyaspor'a hem de şampiyonluk yolunda yarışılan rakiplere avantaja dönüştü.
Zaten oyunu soğutmasıyla da bilinen hakemin uygulamaları ayrı bir 'uzun yazı'nın konusu. Hakem standartlarının mümkün olmadığı ligimizde bundan sonraki haftaların en çok konuşulacak isimleri şüphesiz onlar olacak.
İkinci yarı hem Trabzonspor'un üzerindeki baskı, hem de Antalyaspor'a uyguladığı baskı arttı. Ama netice değişmedi, "oyuna girenlerin katkısını zaten beklemiyordum", sürpriz de olmadı!
Seyircinin takımını ayağa kaldırma gayretleri Serkan'ın performansı gibi sağlı, solluydu.
Ama bir yere kadardı. Galibiyete yetmedi. Gerilimin en yüksek hissedileceği maç, bir puan ve liderlikle geçiştirildi.
Bu kadar kayıba rağmen halen lidersen, "kendi doğrularına dönmen de zor olmamalı."
OLCAY ÇAKIR
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder